Bir varmış, bir yokmuş. Bir zamanlar, deniz kenarındaki küçük bir kasabada, Baran adında neşeli mi neşeli bir çocuk yaşarmış.
Baran yedi yaşına basmak üzereymiş ve bu yılki doğum gününün çok özel olacağına inanıyormuş. Çünkü ilk kez, arkadaşlarını eve davet edecek, annesi de onun için kocaman bir doğum günü pastası yapacakmış.
Baran günlerdir doğum gününü düşünüyormuş. En çok da pastayı merak ediyormuş. Acaba çilekli mi olacaktı, yoksa bol çikolatalı mı? Bazen gözlerini kapatıp kocaman bir pasta hayal ediyormuş; üstünde renkli şekerler, yanlarında minik yıldızlar.
Ama bir türlü karar verememiş. Her düşündüğünde fikri değişmiş, kafası iyice karışmış. En sonunda annesine dönüp, “Bilmiyorum,” demiş usulca. Annesi de gülümseyerek, “O zaman sürpriz olsun,” demiş ve göz kırpmış.
Baran da ellerini birleştirip, gözlerini kapatmış, “Tamam ama, içinde mutlaka sevgi olsun,” demiş.
Doğum günü sabahı evin içinde tatlı bir heyecan varmış. Annesi erkenden kalkıp balonları şişirmiş, renkli masa örtüsünü sermiş, Baran’ın en sevdiği tabakları masaya dizmiş. Mutfaktan vanilya ve kahve kokuları karışarak yayılmış.
Baran, güneş yüzüne vurur vurmaz gözlerini açmış. Kalbi kıpır kıpırmış. Yatağından fırlayıp aynanın karşısına geçmiş, saçlarını taramış, en sevdiği gömleğini giymiş. Sonra koşa koşa mutfağa gitmiş, “Anne! Pasta hazır mı?” diye seslenmiş, gözleri umutla parlıyormuş.
Annesi bir an duraklamış, sonra yüzü üzgünce buruşmuş. “Fırın bozuldu Barancığım. Pasta pişmedi,” demiş kısık bir sesle.
Baran olduğu yerde kalakalmış. Önce tam anlayamamış, kafasını hafif yana eğmiş. Sonra annesinin gözlerine uzun uzun bakmış, yüzündeki üzgünlüğü fark etmiş.
Fırının önünde duran tepside sadece pişmemiş kek hamuru varmış. Ne mis gibi bir koku yayılmış, ne de üstü kızarmış bir kek görünmüş.
Baran’ın içi bir anda burulmuş sanki. Kalbinin tam ortasında sıcak bir şey soğumuş gibi olmuş. Gözleri dolmuş ama yere bakıp gözyaşlarını içine saklamış. Ağlamamış; sadece içindeki heyecan yavaşça sönmüş. “Olsun,” demiş kısık bir sesle, “Zaten, pasta o kadar da önemli değil.”
Ama pastayı ne kadar çok istediğini sadece Baran biliyormuş. Kocaman bir pastanın etrafında arkadaşlarının toplanmasını, birlikte mumları üflemeyi, herkesin “İyi ki doğdun!” diye alkışlamasını düşler dururmuş. İçinden geçen dileği sessizce söyleyip o anı kalbine saklamak istermiş.
Baran sessizce bir köşeye oturmuş, başını pencereye çevirmiş. Dışarıda güneş parlıyormuş ama onun içi hâlâ biraz karanlıkmış. Sanki kalbinin üstünde ince bir bulut dolaşıyormuş.
Tam o sırada kapı çalmış. Birer birer arkadaşları gelmeye başlamış; kimisi elinde kendi çizdiği bir resimle, kimisi minik bir paketle kapıdan içeri girmiş. Baran yüzünü güldürmeye çalışmış ama içindeki eksiklik, gülüşünün tam ortasında duruyormuş.

Birkaç dakika sonra annesi elinde büyük bir tepsiyle yanına gelmiş. Tepsinin ortasında yuvarlak bir tabak varmış; içinde bisküviler, meyve dilimleri ve minik çikolatalar özenle dizilmiş. Ortasında küçücük bir mum titreyerek yanıyormuş. En önünde ise el yazısıyla yazılmış bir kâğıt duruyormuş: “Baran’ın Kalpli Pastası.”
Baran gözlerini kocaman açmış, tepsiye bir süre bakakalmış. Sonra yutkunarak, “Bu, bu pasta mı?” diye fısıldamış. Sesi hem şaşkın, hem de içinde bir umut saklıymış.
Annesi başını yavaşça sallamış, gözleriyle gülümseyerek. “Fırın bozulmuş olabilir Baran’ım,” demiş yumuşak bir sesle, “Ama sevgi pişmek zorunda değil ya.”
O an, Baran’ın içindeki o eksik his yavaşça eriyip gitmiş. Yerine, kalbinin tam ortasında sıcacık bir şey büyümeye başlamış. Arkadaşları alkışlamış, Baran da gülümseyerek gözlerini kapatıp mumu üflemiş. İçinden sessizce dileğini geçirmiş: “Keşke her doğum günüm böyle sevgi dolu olsa.”
Doğum günü sona erdiğinde, Baran pijamalarını giyip yatağına uzanmış. Gözleri biraz yorgunmuş ama kalbi sıcacık, içi mutlulukla doluymuş. Başını yastığa koyarken gülümsemiş. “Bugün pasta yoktu ama… galiba en tatlı günümdü,” demiş.
Doğum Günü Pastası Masalının sonunda, Baran huzurla uykuya dalmış. Rüyasında kocaman bir pastanın içinden çıkan rengârenk gülücükler havaya yükselmiş, gökyüzüne küçük mumlar gibi dağılmış.
Doğum Günü Pastası Masalına benzeyen çocuk masalları okumak için bağlantıya tıklayabilirsiniz.
Masal başlığımızı seçebileceğinizi biliyor muydunuz? Her gün instagram hikayemizde yaptığımız oylamaya katılarak, yarının masal konusunu siz belirleyebilirsiniz! Haydi, bir sonraki masal sizin seçiminiz olsun!
Instagram Sayfamız’a gitmek için tıklayın!