Bir varmış, bir yokmuş. Bir zamanlar büyük bir şehirde, Kerem adında küçük bir çocuk yaşarmış. Kerem’in en büyük hayali örümcek adam olmakmış. Sabahları kırmızı-mavi pijamalarını giyer, aynanın karşısına geçip kollarını açar ve “Pısssshh! Ağ fırlattım!” diye bağırırmış.
Ama bir sorun varmış. Kerem çok korkakmış.
Yüksekten korkar, bisiklete binmeye cesaret edemez, sokaktaki köpeklerden bile çekinirmiş. Mahalledeki çocuklar duvarlara tırmanarak oynarken o hep kenarda bekler, içinden “Keşke ben de cesur olabilsem” diye geçirirmiş.
Bir gün, hiç beklemediği bir şey olmuş.
Gizemli örümcek
O sabah, Kerem her zamanki gibi okuldan çıkmış, apartmanlarının önündeki küçük parka doğru yürümüş. Banka oturduğunda eline minik, siyah bir örümcek düşmüş.
Kerem, korkarak geri çekilmiş ama sonra örümceğin ona zarar vermediğini fark etmiş.
“Ne tatlı bir şeysin sen!” demiş. Tam onu yere bırakacakken, örümcek birden sıçramış ve Kerem’in elini minicik ısırmış.
“Ah!” diye irkilmiş Kerem, ama canı acımamış. Sadece avucunun içinde hafif bir karıncalanma hissetmiş.
İşte o günden sonra her şey değişmiş.
Süper güçler!
Ertesi sabah Kerem, yatağından kalkarken elinin tavana yapıştığını fark etmiş.
“Gaaaaah!” diye bağırmış. Annesi odaya girmiş.
“Kerem? Ne oldu?”
Kerem panikle elini çekmiş. “Hiçbir şey anne, sadece şey, rüya gördüm!”
Ama bu rüya falan değilmiş. Günler geçtikçe fark etmiş ki, çok hızlı koşabiliyor, çok yükseğe sıçrayabiliyor ve en önemlisi, duvarlara tırmanabiliyormuş.
Kerem artık küçük örümcek adam olmuştu!
İlk macera
Kerem, önce bu güçleri sadece oyun için kullanmış.
Parktaki demirlerin üzerine atlamış, basketbol potasına zıplamış, apartman duvarlarına yavaşça tırmanmayı denemiş. Ama hâlâ biraz korkuyormuş.
Derken bir gün, mahallenin en yaramaz çocuğu olan Can, hızla bisiklet sürerken küçük bir çocuğa çarpmak üzereymiş.
Kerem’in içi titremiş. Bir şey yapması gerekiyormuş.
O anda, zaman durmuş gibi olmuş.
Kerem, hiç düşünmeden kolunu kaldırmış ve “Pısssshh!” diye ağ fırlattığını hayal etmiş.
Ve bir mucize gerçekleşmiş!
Elinden incecik bir ağ çıkmış ve Can’ın bisikletini yavaşça durdurmuş.
Tüm mahalle şaşkınlık içinde Kerem’e bakmış.
Defne: “Ooo! Küçük örümcek adam iş başında!” diye bağırmış.

Kerem o an anlamış: Gerçek kahramanlar, korkularını yenenlerdir.
O günden sonra küçük bir kahraman olmaya karar vermiş. Artık mahallede birinin yardıma ihtiyacı olduğunda, küçük örümcek adam hemen orada olacakmış.
Geceyi aydınlatan kahraman
Bir akşamüstü, mahalledeki elektrikler aniden kesilmiş. Her yer kapkaranlık olmuş. Çocuklar oyunlarını bırakmış, bazıları korkarak annelerine sarılmış.
Can: “Ne oldu?!” diye sormuş.
Aslı: “Bilmiyorum, ama çok korkutucu!” demiş.
Tam o sırada, apartmanın altındaki fırından bir yardım çığlığı yükselmiş.
Kerem’in kalbi hızla çarpmaya başlamış. Fırıncı amca içeride mahsur kalmış olabilirdi.
“Ben gidip bakacağım!” demiş Kerem kararlı bir şekilde.
Arkadaşları: “Hayır! Karanlıkta nasıl göreceksin?” diye sormuş.
Kerem içinden “Ben küçük örümcek adam’ım!” diye geçirmiş ve karanlıktan korkmamaya karar vermiş.
Koşarak fırının önüne gitmiş, camdan içeri bakmış. Fırıncı amca içeride sıkışmıştı.
Kapı elektrikle açılan türdenmiş ve çalışmıyormuş.
Kerem bir an düşünmüş. Sonra ellerini kaldırıp ağlarını fırlatmış.
“Pısssshh!”
Ağ kapının kulpuna yapışmış ve Kerem var gücüyle çekmiş.
Kapı açılmış!
Fırıncı amca dışarı çıkmış ve gözleri yaşarmış bir şekilde Kerem’e bakmış.
“Sen, sen nasıl yaptın bunu?”
Kerem gülümsemiş. “Küçük örümcek adam iş başında!”
O gece, mahallede herkes küçük kahramanı konuşmuş. Elektrikler geldiğinde bile çocuklar hâlâ Kerem’in cesaretini anlatıyormuş.
Ve Kerem, gerçek bir kahraman olmanın sadece süper güçlerle değil, cesaretle ilgili olduğunu anlamış.
Küçük örümcek adam’ın sözü
O günden sonra Kerem kendine bir söz vermiş: “Ne olursa olsun, korkularımı yeneceğim ve ihtiyacı olan herkese yardım edeceğim!”
Ve gerçekten de öyle olmuş.
Her gün, küçük örümcek adam, maceradan maceraya koşmuş. Bazen oyuncağı ağaca kaçan bir çocuğa yardım etmiş, bazen bisikleti devrilen bir arkadaşına el uzatmış. Ama her zaman cesur ve iyi kalpli olmaya devam etmiş.
Ve mahallede artık herkes biliyormuş: Ne zaman birine yardım gerekse, küçük örümcek adam hep orada olurmuş!
Ve böylece Küçük Örümcek Adam Masalı devam etmiş.
Küçük Örümcek Adam Masalına benzeyen çocuk masalları okumak için bağlantıya tıklayabilirsiniz.