Bir varmış, bir yokmuş. Bir zamanlar aynı apartmanda yaşayan iki küçük arkadaş varmış. Biri Şura, diğeri Berk’miş. İkisi de altı…
Bir varmış, bir yokmuş. Bir zamanlar çiçeklerin rengârenk açtığı, kuşların dallarda cıvıldaştığı güzel bir köyde, Defne adında küçük bir kız…
Bir varmış, bir yokmuş. Bir zamanlar, dağların eteğinde yemyeşil ağaçlarla çevrili, kuş sesleriyle uyanan bir köy varmış. Bu köyde her…
Bir varmış, bir yokmuş. Bir zamanlar, yemyeşil tepelerin arasında uzanan küçük, sessiz bir köy varmış. Bu köyde, sarı yağmurluğunu çok…
Bir varmış, bir yokmuş. Çok uzak olmayan bir gelecekte, Gökkuşağı Tepesi adında rengârenk bir şehir varmış. Bu şehirde insanlar yalnız…
Bir varmış, bir yokmuş. Bir zamanlar, yemyeşil çimenlerin uzandığı küçük bir köyün kenarında yaşayan Ali adında meraklı mı meraklı bir…
Bir varmış, bir yokmuş. Bir zamanlar, küçük bir kasabanın kenarında, sarı boyalı bir ilkokul varmış. Bu okulun adı Gökkuşağı İlkokulu’ymuş.…
Bir varmış, bir yokmuş. Bir zamanlar, kuş seslerinin sokaklara karıştığı, rüzgârın çiçekleri tatlı tatlı salladığı küçük bir kasabada Defne adında…
Bir varmış, bir yokmuş. Bir zamanlar yemyeşil dağların ardında, kuş sesleriyle uyanan, yumuşacık rüzgârların estiği bir köy varmış. Bu köyde,…
Bir varmış, bir yokmuş. Rüzgarın ağaç yapraklarını usulca salladığı, serçelerin neşeyle öttüğü küçük bir kasabada, rengarenk bir okul varmış. Bu…